Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan makamında Filistinli öğrencilerle bir araya gelerek istek ve taleplerini dinledi. Filistinli öğrenciler bir araya gelmekten duydukları memnuniyeti Rektör Özkan’a ilettiler. Öğrencilerle görüşmenin ardından Akdeniz Üniversitesi Senatosu toplandı ve Filistin’e destek yürüyüşü kararı alarak Rektörlük önünden senato üyeleriyle birlikte yürüyüş gerçekleştirdi.

VAHŞETE TANIKLIK EDİYORUZ

Yürüyüşün ardından açıklama yapan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Bugün Akdeniz Üniversitesi Senatosu olarak, 7 Ekim’den bu yana İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği soykırıma dikkat çekmek için bir araya geldik. İsrail’in 8 aydır artarak devam eden orantısız saldırılarında, 15 binden fazla çocuk ve 10 binden fazla kadın olmak üzere, 36 bin Filistinli öldürülmüş, 81 binden fazla kişi yaralanmıştır. Uluslararası Adalet Divanı’nın Refah’taki askeri operasyonların durdurulması kararına rağmen, İsrail uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırı katliamlarına devam etmektedir. Hastanelerin, eğitim kurumlarının, çaresiz insanların sığındığı ve üstelik İsrail’in güvenli bölge ilan ettiği çadır kentlerin, Birleşmiş Milletler Yardım Kuruluşu çalışanlarının, masum bebeklerin ve çaresiz annelerin acımasızca bombalandığı bir vahşete tanıklık ediyoruz.” dedi.

GAZZE’DE HER 10 DAKİKADA BİR BEBEK KATLEDİLİYOR

Rektör Özkan, “Gazze’de her 10 dakikada bir bebek katlediliyor. Yani bizim bu sessiz yürüyüşü yaptığımız sırada bile, ailelerinin göz bebeği, geleceğiyle ilgili hayaller kurduğu bir minik yürek daha bu dünyadan ayrıldı. İki evladı olan bir anne olarak bu durum benim yüreğimi parçalıyor. Hangi vicdan buna kayıtsız kalabilir? Tarih boyunca merhametin timsali olmuş bir milletin evlatları olarak bizler bu zulme asla sessiz kalamayız. İsrail’in uluslararası hukuka, insan haklarına ve hiçbir vicdana sığmayan katliamları sadece Gazze’deki masumları öldürmüyor, dünya barışını, geleceğe olan güveni ve iyiliğe olan inancı da öldürüyor. 21. yüzyılda böylesine bir vahşetin tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleştirilebilmesinden insanlık adına üzüntü ve utanç duyuyoruz. Tüm vicdan sahiplerini bu kötülük karşısında sessiz kalmamaya ve seslerini yükseltmeye çağırıyoruz.” şeklinde konuştu.

SOYKIRIMA DÖNÜŞEN BU VAHŞETİ ŞİDDETLE KINIYORUZ

Rektör Özkan, “Akdeniz Üniversitesi Senatosu olarak, soykırıma dönüşen bu vahşeti şiddetle kınıyor ve Filistin halkının yanında olduğumuzu vurguluyoruz. İsrail, uluslararası anlaşmaları ve hukuk kurallarını hiçe sayarak yürüttüğü bu eylemlerine derhal son vermelidir. Filistin’de katliamların durması için acilen ateşkes sağlanmalı ve kalıcı barış için iki devletli bir çözüm derhal hayata geçirilmelidir. Dünyanın her yerinde vicdan sahibi insanların Filistin’e destek yürüyüşleri ve eylemleri, insanlığa olan inancımızı diri tutuyor. Dünya kamuoyunda en büyük ve en ses getiren eylemlerin üniversitelerde gerçekleştiriliyor olmasını ise çok önemsiyoruz. Bilimin merkezi üniversitelerin böylesine önemli bir konuda sessiz kalmaması ve barış yanlısı gençlerin dünyanın geleceğine sahip çıkmadaki kararlı duruşları dünyaya ilham veriyor, bizlere ümit aşılıyor. Ancak, özgürlük heykelleri dikenlerin, özgürlüğe tahammüllerinin olmadığını gördüğümüz bir dönem yaşıyoruz. Buna karşın, tarih boyunca mazlumların ve masumların yanında durmuş bir milletin evlatları olarak, Gazze’deki katliamlara karşı ses çıkardıkları için işini kaybeden ya da bağlı bulundukları kurumlardan atılma tehdidi yaşayan bilim insanlarına ve öğrencilere çağrıda bulunmak istiyoruz. Üniversitemizin kapıları, vicdanlı bir yüreğe sahip cesur bilim insanlarına ve öğrencilere sonuna kadar açıktır.” ifadelerini kullandı.

ZULME KARŞI BİRLİKTE DURMAYA ÇAĞIRIYORUZ

Rektör Özkan, “Akdeniz Üniversitesi Senatosu olarak insanlık adına herkesi, bu trajedinin son bulması için ortak çaba göstermeye ve zulme karşı birlikte durmaya çağırıyoruz. İnsanlığın ortak vicdanının bu zulmü durduracağına inanıyoruz. Bugün Filistin’de yaşanan olaylar, güçlü bir devlet olmanın önemini de tekrar ortaya koyuyor. Bu yüzden bizler, bilimin ve eğitimin gücüne inanarak, kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü biliyoruz ki, bilim ve eğitim, güçlü toplumlar inşa eder, adaleti ve barışı sağlar. Akdeniz Üniversitesi olarak, insanlığa ve barışa katkı sağlamak için tüm enerjimizle çalışacağız. Birlikte, daha adil ve huzurlu bir dünya için umut olacağız.” dedi.

UNUTULAN SOYKIRIM TEKRARLANIR

Rektör Özkan konuşmasını “Bugün ayrıca Bosna Savaşı’nda Srebrenista’dan sonra en büyük ikinci katliam olan Prijedor Katliamı’nın 29’uncu yıl dönümü. 102’si çocuk, 3 binden fazla Boşnak ve Hırvat’ın yaşamını yitirdiği katliamda, 50 bin kişiden çoğu, evlerinin ateşe verildiği o topraklara hiç dönemedi. 500 kişinin ise bir daha izine ulaşılamadı. Bu vesileyle Doğu Türkistan’dan Saray Bosna’ya kadar insanlığın anlamını yitirdiği soykırımlarda yaşamını yitirenleri de saygıyla anıyoruz. Bilge Lider Aliya İzzetbegoviç’in sözleriyle konuşmamı sonlandırmak istiyorum: “Ne yaparsanız yapın soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır. Saygılarımı sunuyorum.” diyerek tamamladı.

ŞEHİT OLAN REKTÖRÜN KUZENİ KONUŞTU

Rektör Özkan’ın makamında ağırladığı öğrencilerde değerlendirmelerde bulundular.

Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Doktora okuyan Gazzeli Ahmet İşber, “Savaş başlamadan önce bir gün önce 6 Ekim’de Antalya'ya geldim. Ailem hala Gazze'de yaşıyorlar Han Yunus şehrinde. Bu savaşta kuzenim Gazze İslam Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Sufyan Tayeh şehit oldu. Ailemden yaklaşık 40 kişi hayatını kaybetti, şehit oldu. Hem Gazze'de hem de Han Yunus Şehrinde kaybettim. Aileme yardım etmeye çalışıyorum, maalesef evimizi kaybettik ve ailem şimdi çadırda yaşıyorlar. Yardım etmeye çalışıyorum. Elinde gelenleri yapmaya çalışıyorum. Bütün kapılar kapalı zaten Refah Kapısı’ndan da çok zorla yardımlar geliyor. Giren yardımlar yetmiyor, Gazze'de olanlara. 7 Ekim'den beri ailemle sadece 6 ya da 7 kere iletişim kurabildim. Çünkü oralarda internet yok, telefon çekmiyor. Aileme ulaşmaya çalışıyorum.” dedi.

FİLİSTİN’DEKİ İNSANLARA DUA EDİYORUZ

Batı Şeria El Halil Şehrinde yaşayan Yahya Ömer ise “Ailem, Filistin’de El Halil’de yaşıyorlar. Oradaki durum daha iyi, daha sakin Gazze’den ama biz buradan Filistin’deki insanlara dua ediyoruz. Allah onlara sabır versin. İnşallah bu savaş bitsin, çünkü oradaki kayıplarımız baya oldu. Hem de ölen çocukların sayısı fazla, kadınların da fazla sayısı. Allah onların ailelerine sabır versin. İnşallah daha iyi duruma gelecek. Allah’ın sözü böyle zaten inşallah bundan sonra daha güzel olacak. Elhamdülillah şu andaki Siyonist İsrail'i herkese keşif oldu. Onun acımasız, merhametsiz olduğunu herkes bildi. İnşallah herkes Filistin’le beraber olacak. Orada Filistin’deki insanlar sizden inşallah destek bekliyorlar.” şeklinde konuştu.