Filistin Halkı Direniyor sergisi Ankara’da açıldı

'İsrail gelip geçer, Filistin kalır'

 

Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi'nin çağrısıyla hazırlanan "Filistin Halkı Direniyor" sergisi Ankara’da açıldı.

Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi’nin (THTM) “NATO’ya ve savaşa karşı kaleminle, boyanla, fırçanla ses ver!” çağrısı, Filistinli sanatçılardan güçlü bir yanıt aldı. Gazze, Batı Şeria ve yurtdışında yaşayan beş Filistinli ressamın bu çağrıya verdikleri karşılık, "Filistin Halkı Direniyor" adlı sergiye hayat verdi.

Filistin halkının yaşadığı savaş ve direnişi yansıtan eserler, saldırı ve abluka koşulları nedeniyle Türkiye’ye dijital ortamda ulaştırıldı. Sergide, bu eserlerin dijital baskılarından oluşan seçki yer aldı. Türkiye Barış Komitesi’nin desteğiyle hazırlanan sergi, 29 Kasım Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü’nde Kadıköy Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde ilk kez izleyiciyle buluşmuştu.

Serginin Ankara'da Kült Kavaklıdere'deki açılışı ise Filistin halkının direnişine destek vermek isteyen sanatseverleri bir araya getirdi. Açılışa, ressam İyad Sabbah, Filistin Halk Partisi Uluslararası İlişkiler Sekreteri Akil Takaz ve İsrail Komünist Partisi milletvekili Ayda Tuma-Süleyman çevrimiçi katılarak dayanışma mesajlarını iletti. 

Ankara’da sanatseverlerin ilgisiyle karşılanan sergi, Filistin halkının mücadele azmini ve direniş ruhunu Türkiye’ye taşımayı sürdürüyor. Aynı zamanda sergiye katılan Ankara'daki Filistinliler, bu mücadelenin Dünyanın her yerine ulaşıyor olmasından duydukları gururu dile getirdi. 

'Filistin davası kalır, Filistin direnişi sürer'

Sergi açılışında söz alan Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi Aydemir Güler, 29 Kasım'da İstanbul'da açılan serginin ardından Ankara'daki sergiye kadar geçen süre zarfında Ortadoğu'da başta Suriye olmak üzere Filistin mücadelesindeki güncel değişikliklere dikkat çekti.

İsrail'in değil Filistin ve mücadelesinin kalıcı olduğunu söyleyen Aydemir Güler, açılıştaki konuşmasında şu sözlere yer verdi.  

"Son haftalarda Suriye'de yaşanan gelişmeleri izlerken hepimizin aklından Filistin’i de yakından ilgilendiren bu büyük altüst oluş geçmiştir. Filistin direnişi, onlarca yıldır Suriye’de önemli bir destek bulmuştu. Ancak gelinen noktada, bu direnişin önemli üslerinden biri de yok edildi. Filistin mücadelesinin böyle bir dönemde çok zor koşullardan geçtiğini görüyoruz. Ayaklarını bastıkları zemin bombalanıyor, dayandıkları güç odakları paramparça ediliyor. Bu durum, hepimizi “Filistin davası sona mı eriyor?” gibi bir soruyla yüz yüze bırakıyor.

Ancak bu sergi, bize çok net bir mesaj veriyor: İsrail’in bombaları gelip geçer, Filistin’in direnişi kalır. Bu yalnızca Filistin mücadelesi için değil, bugün dünyanın dört bir yanında halkların verdiği her türlü hak mücadelesi için de geçerlidir. Çünkü bu düzen, yalnızca toprakları, şehirleri değil; halkların anılarını, emekçilerin haklarını ve ülkelerin varoluşunu da hedef alıyor. Ancak, saldırılar gelip geçer, insanlık kalır. Halk düşmanları gelip geçer, halklar kalır. Filistin davası da bu kabusun ardından ayakta kalacaktır.

Bu serginin sanatsal boyutu hepimizin ortak mirasıdır. Sergiyi gezerken düşünecek, paylaşacak, tartışacak çok şey bulacağız. Ancak politik anlamda, bu sergi bize çok güçlü bir şekilde Filistin mücadelesinin haklılığını ve direnişin sürdürülebilirliğini hatırlatıyor."

'Filistin sanatçıları savaşın gölgesinde direnişi sanata taşıyor'

Açılışta söz alan konuşmacılardan Halk Sağlığı alanında akademik çalışmalar yapan Prof. Dr. Belgin Akın, serginin nasıl oluşturulduğundan ve Filistinli sanatçıların nasıl katkı sunduğundan söz etti. Bazı katılımcıların atölye ya da evlerinin İsrail saldırıları neticesinde yıkıldığından söz eden Akın, aynı zamanda bu serginin sanatçılarının yer alamadığı özel bir sergi olduğunu ifade etti. 

"Filistin direnişini sanatsal bir dille anlatan bu sergi, savaşın ve ablukanın gölgesinde dahi sanatın ne kadar güçlü bir araç olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Filistinli bir edebiyatçının şu sözleri aklımda: “Filistin edebiyatının iki temel özelliği vardır: İlki, halkımız ölüyor, kültürümüz yok ediliyor ama biz yazmaya devam ediyoruz. İkincisi ise, yaşananların hızla unutulması ve çoğunun fark edilmemesi.” Bugün bu sergide gördüğümüz eserler de benzer bir misyon üstleniyor: Filistin halkının kültürünü yaşatmak ve tarihe unutulmaz bir iz bırakmak"  diyen Belgi Akın, aynı zamanda THTM'nin ve Türkiye Barış Komitesi'nin sergiyi hayata geçirmesinin tarihsel önemine de değindi. 

Serginin, sanatın her koşulda var olabileceğini ve direnişin önemli bir parçası olduğunu gösterdiği ifade edilen Filistin Direniyor sergisi, Aralık ayı sonuna kadar eski Kavaklıdere Sineması olan Kült Kavaklıdere'de sanatseverlerle buluşacak.