Konu ile ilgili açıklama yapan Uzman Dt. Funda Özsarı, hamilelik sırasında hormonal değişimlerin diş etlerini hassaslaştırdığını ve enfeksiyonlara daha açık hale getirdiğini belirterek şunları söyledi: "Diş eti iltihabı veya diş çürükleri gibi sorunlar, sistemik bir etki yaratarak annenin genel sağlığını ve bebeğin gelişimini olumsuz etkileyebilir. Bu tür enfeksiyonlar, hamilelik sırasında sıkça görülen erken doğum riskini artırabilir. Bu nedenle ağız ve diş sağlığı kontrolleri hamilelik sürecinin vazgeçilmez bir parçası olmalıdır.”Özsarı, diş enfeksiyonlarının anne adayındaki stres hormonlarını artırarak bebeğin zihinsel ve fiziksel gelişimini etkileyebileceğini söyledi. 

Ağız ve Diş Sağlığı Kontrollerinin Önemi

Anne adaylarının düzenli olarak diş hekimi kontrolüne gitmesi gerektiğini vurgulayan Özsarı, “Hamilelik öncesinde başlayan düzenli ağız ve diş sağlığı bakımı, hamilelik sürecinde ortaya çıkabilecek sorunları en aza indirir. Özellikle diş enfeksiyonları gibi risklerin önceden tespit edilmesi, erken müdahale şansı tanır” dedi.

Diş Eti Hastalıkları Risk Faktörü

Uzman Dt. Funda Özsarı, diş eti iltihabı gibi sorunların hormonal değişimlerle birlikte daha hızlı ilerlediğini ve bu durumun erken doğum riskini artırdığını belirtti. Ayrıca, enfeksiyonların kan dolaşımına yayılmasının, bebeğin sağlığını doğrudan etkileyebileceğine dikkat çekti.  

Özsarı, hamileliğin ikinci trimesterini diş tedavileri için en uygun dönem olarak tanımlayarak, trimestr dönemi bile olsa, gebelik seyrinin gidişatı için hastanın kadın doğum doktorundan da işlem onayı alınması gerektiği, alınarak acil işlemlerin rahatlıkla yapılabileceğini ifade etti .  “Bu dönemde bebeğin organ gelişimi büyük ölçüde tamamlanmış olur. Dolgu, kanal tedavisi ve zorunlu diş çekimi gibi işlemler bu süreçte güvenle yapılabilir” açıklamasında bulunan Özsarı, zorunlu durumlarda diş röntgeni çekilebildiğini ancak bunun için mutlaka kurşun önlük kullanılarak bebeğin korunması gerektiğini söyledi.