Manisa'da son günlerde kadın cinayetlerine eylem gerçekleştirildi
Manolya Meydanı’nda (15 Temmuz Demokrasi Meydanı) düzenlenen eyleme kadınlar yoğun ilgi gösterdi. Eylemde öldürülen Narin Gürhan, İkbal Uzuner, Ayşenur Halil, Selda Eller, Hilal Sultan Kırgöz, Canan Çeviren, Yeşim Akbaş’ı andılar.
Kadın Cinayetleri Durduracağız Platformu Manisa Kadın Meclisi Temsilcisi İdil Altun yaptığı açıklamada, “Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da iki genç kadın Semih Çelik tarafından vahşice öldürüldü. İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil. Failin daha önce defalarca İkbal'i tehdit ettiği, İkbal'in şikayetlerinin olduğu ortaya çıktı.
Koskoca bir şehrin surlarında bir kadın öldürüldü. Ve ortaya çıkan önemli bir gerçek de şikayetlere rağmen hiçbir önlem alınmamış olması, kamu görevlilerinin yine görevini yapmamış olması. Geçtiğimiz günlerde yine İstanbul'da sokak ortasında bir kadın arkadaşımızın iki erkek tarafından taciz edildiğini ve faillerin serbest bırakıldığını öğrendik.
Failler, tepkilerden sonra gözaltına alındı ve tutuklandı. Biz eylem çağrıları yaptıktan sonra ise kadın cinayetleri devam etti. Selda Eller, Hilal Sultan Kırgöz, Canan Çeviren,Yeşim Akbaş ve dahası kendi şehrimizde öldürülen kadınların bazıları. Bizler kadınların öldürülmesine sessiz kalmıyoruz.
Davalarının takipçisi olmaya devam edeceğiz. Tüm bunlar tesadüf değil. İktidar cezasızlık politikalarına devam ettikçe kadınlar şiddete uğramaya devam ediyor, kadın cinayetleri artarak devam ediyor. Failler cezasız kalmayacak.
Kadına ve çocuğa yönelik suçlardan kaydı olan failler, ellerini kollarını sallayarak geziyor. Ve yaşam hakkımızı bile elimizden alabileceğini düşünüyor. Eylül ayında 34 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 20 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti.
Raporumuzu yayınladığımız gün 3 kadın daha öldürüldü. Artık toplumsal cinsiyet eşitsizliği bir halk sağlığı sorunu boyutunda. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Göktaş Demir, İkbal ve Ayşenur'un ardından yine bir taziye mesajı yayınladı.
Kadınlar artık sizin taziye mesajlarınızı görmek istemiyor. Henüz hayattayken kadınları yaşatacak önlemler aldığınızı görmek istiyorlar.
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'u uyguladığınızı görmek istiyorlar. Çünkü kadınlar, kendisini yaşatacak olanın 6284 olduğunu çok iyi biliyor.
6284'e en ufak bir saldırı kadınların yaşam hakkının tartışmaya açılması anlamına gelir. Kimse kadınların yaşam hakkını tartışmaya açamaz, açmaya kalkmasın. Yakın zamanda bir seferberlik başlattık: 6284 seferberliği.
Her yerde anlatacağız bu kanunu. Bütün kadınlarla birlikte uygulatacağız. Bu seferberlik kadınlara güç verecek. Kadınlar yaşasın 6284 uygulansın. Sevgili kadınlar, her kim ki şiddet karşısında gözünü kulağını kapatıyorsa, görevini ihmal edip kadınların öldürülmesine neden oluyorsa her birinin tek tek peşine düşeceğiz.
Polisler, jandarmalar, savcılar, hakimler ya da bir bakanlığın bir müdürlüğünde görevli personel, hiç fark etmez. Kadınlar öldürülürken nasıl o koltuklarda rahat oturuyorsunuz? Görevleri kadınları yaşatmak. Biz onlara bu görevlerini unutturmayacağız.
Bakan Mahinur Özdemir, ilgili kuruluşlarla birlikte çalışmaya devam edeceklerini de söylemiş. O kurumlar kimler? Verileri biz tutuyoruz, kadınların yanında biz varız. İlgili kuruluşlar, halktan tepki görünce failleri yakalayan İçişleri Bakanlığı mı? Cezasızlığa kayıtsız kalan Adalet Bakanlığı mı? Hepsini açıklamak zorundasınız.
Platform burada adalet nerede. Sevgili kadınlar, gelin bu gidişatı birlikte değiştirelim. Kadın cinayetlerini birlikte durdurabiliriz, durduracağız. Hepinizi bu mücadeleye omuz vermeye davet ediyoruz. Gelin kadınları yaşatalım. 6284'ü uygulatalım” diye konuştu