BUÜ’de yeni dönemin ilk dersini TRT Genel Müdürü Sobacı verdi

Gündem 09.10.2024 - 15:57, Güncelleme: 22.10.2024 - 14:35 1535+ kez okundu.
 

BUÜ’de yeni dönemin ilk dersini TRT Genel Müdürü Sobacı verdi

Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), 2024-2025 Akademik Yılını TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı’nın katılımı ve ilk dersi vermesiyle açtı.

BUÜ, yeni eğitim-öğretim döneminin başlangıcını aynı zamanda üniversitenin eski akademisyeni olan TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı’nın katılımıyla yaptı. Üniversite kampüsündeki Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen törende Bursa Vali Yardımcısı Salih Altun, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, Keles Kaymakamı Muhammed Ali Yolal, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, Mudanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Karip, kent protokolü, akademisyenler ve öğrenciler de hazır bulundu. “İLETİŞİM ÖN PLANA ÇIKTI” Yeni dönemin açılışını yapan TRT Genel Müdürü M. Zahid Sobacı, öğrencilikten hocalığa kadar yol gittiği ve yaklaşık 20 yılının geçtiği üniversitede ilk dersi veriyor olmaktan dolayı büyük bir memnuniyet duyduğunu vurguladı. Dijital Çağda Dezenformasyon ve Kamu Yayınlığı başlığı altında kapsamlı bir sunum gerçekleştiren Genel Müdür M. Zahid Sobacı; “Son dönemde iletişim disiplini ve uygulamaları geçmiş dönemde karşılaştırıldığında ölçülemeyecek seviyede ön plana çıktı. İletişim neden bu dönemde ön plana çıktı sorusuna cevap vermek, TRT’nin yaptıklarını anlamlandırabilmek açısından da kıymetli. Bu dönemin dünyasında artık bireylerin hayatları artık instagramlanabilir hayatlar oldu. Bu dönemin bir ikonu olsa o da like butonu olurdu. İnsanlar beğenildikleri ölçüde mutlular. Toplum acı görmek istemiyor. Son 1 yılda Gazze’de yaşanan soykırım çerçevesinde birçok toplumda farkındalık yükselse de yine de devletler nezdinde bu acı görülmüyor. Çünkü kimse acıyı görmek istemiyor. Sosyal medyanın ön plana çıkmasıyla da gerçeklikle bağımız kopuyor. Sosyal medyadan sahte haberlere o kadar maruz kalınıyor ki gerçeklikten o kadar uzaklaşılıyor ve adeta bir kör olma hali yaşanıyor” diye konuştu. Sobacı, enformasyon savaşlarının hâkim olduğu bir iklimde demokrasinin tehdit altında olduğunu vurguladı. “DÜNYAYA EN FAZLA DİZİ İHRAÇ EDEN İKİNCİ ÜLKEYİZ” TRT olarak yürüttükleri çalışmalar ve hedeflere yönelik açıklamalarda da bulunan Genel Müdür Sobacı, Amerika’dan sonra yurt dışına en fazla dizi ihraç eden ikinci ülke konumuna gelindiğini açıkladı. Dünya genelinde Türk dizilerinin izleyici rakamının 800 milyona ulaştığının altını çizen Sobacı; “Dizilerimiz, Orta Doğu’dan Latin Amerika’ya kadar birçok ülkeye satılmaktadır. TRT bugün 110 ülkeye 50’den fazla dizi satmaktadır. Bu sadece ekonomik bir mesele değildir. Dizi satışı, bugüne kadar batıdan gelişmekte olan ülkelere doğru tek yönlü ilerleyen değerler aktarımına bir şerh düşme meselesidir. TRT dizileri, Türkiye’nin kimliğini ve değerlerini merkeze alan daha temiz içerikli dizilerdir ve siz bu dizileri sattığınızda o değerleri de yurt dışına ihraç etmiş oluyorsunuz. O yüzden mesele sadece ticaret meselesi değildir. Yurt dışına çıktığımızda bunu çok daha iyi bir şekilde görüyoruz. İnsanlar izlediği diziler ve diğer yayınlar vesilesiyle hem Türk dilini öğreniyor hem de Türk kültürüne hâkim olabiliyor” dedi. TABİİ DÜNYA DEVLERİNE RAKİP OLACAK Tabii dijital platformu ile diğer dijital platformlara da ciddi bir rakip olduklarını kaydeden TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı; “Tabii yazılımını kendi imkânlarımızla yaptık. Hukuki ve ekonomik boyutlarını çözdük. 1,5 yıl bu proje üzerinde çalıştık. İlk andan itibaren Tabii’yi uluslararası bir proje olarak konumlandırdık. Proje kemale erdiğinde Türk Hava Yolları gibi, TOGG gibi ülkemiz yeni bir marka kazanacaktır. Bu ayın sonu veya Kasım’ın başında ilk uluslararası açılımımızı gerçekleştiriyoruz. Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri başta olmak üzere lansmanlarımızı yaparak, abonelik sistemi üzerinden TRT ve ülkemize gelir getirici bir unsur olarak bu projemizi hayata geçireceğiz. Buradaki diziler yurt dışında izlendikçe Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlayacak ve Türk kültürünün daha yakından tanınmasına vesile olacak” şeklinde konuştu. BURSA ULUDAĞ ÜNİVERİTESİ 50 YAŞINDA… Açılış programında konuşan BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ise yeni eğitim-öğretim dönemiyle birlikte 50. Kuruluş yıldönümünü de kutlamaya başlayacaklarının bilgisini verdi. 50 yıllık bir üniversite olmanın oldukça olgun bir yükseköğretim kurumu haline gelindiğine işaret ettiğini söyleyen Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Güçlü bir geleneği olan üniversiteler sınıfında yer alıyoruz. 68 bin civarında öğrencimiz var. Dünyanın 120’den fazla ülkesinden 6 bine yakın misafir öğrenciyi ağırlıyoruz. Uluslararası standartlarda projeler yürüten, araştırma geliştirme kapasitesini hızla büyüten bir üniversiteyiz. Türkiye’deki 23 araştırma üniversitesi arasında yer alıyoruz. Bu ligde kalmak ve üst sıralara çıkabilmek için ciddi bir emek sarf ediyoruz” dedi. ULUSLARARASILAŞMA VİZYONU GELİŞTİRİLİYOR Uluslararasılaşma anlamında çok sayıda projeyi hayata geçirdiklerinin altını çizen Rektör Yılmaz; “Dünyanın farklı ülkelerinden öğrencilere ev sahipliği yapmak, akademisyen ve öğrenci değişim programları yürütmek, farklı ülkelerin üniversiteleriyle proje işbirliği yapmanın yanı sıra uluslararası görünürlüğümüzü artırmak ve sıralamalarda ilk bin içindeki üniversitelerin arasında girebilmek için yeni adımlar atmayı da ihmal etmiyoruz. Üniversitemiz tarihinde ilk kez Eylül ayında Uluslararası Akademik Danışma Kurulu oluşturduk. Çin’den Amerika’ya kadar çeşitli branşlarda seçkin öğretim üyelerini burada topladık. Düzenli bir biçimde onları ağırlamaya devam edeceğiz. Hem ülkelerindeki üniversitelerde yürütülen çalışmaları hem de kendi bilimsel vizyonlarını bizlere aktaracaklar. Onlarla projeler üreteceğiz, akademik çalışmalar yapacağız. Bu da bizim Uluslararasılaşma vizyonumuza önemli katkılar sağlayacak. Öte yandan akreditasyon konusunda çabalarımız da devam ediyor. Akredite olan 20’ye yakın programımız var. Bu, öğrenci diplomalarının yurt dışında da kabul olması anlamına geliyor. Gelişen dünyada üniversitelerin çok daha özel misyonları oluşmaya başladı. Bugüne kadar 300 binden fazla mezunumuz var. Dünyanın her yerinde üniversitemizden mezun olan kişilerle karşılaşabilirsiniz. Bu anlamda öğrencilerimize hem iyi bir eğitim veriyor, hem de kültürümüzü onlara en iyi şekilde aktarmaya gayret ediyoruz” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ve Rektör Yardımcıları tarafından TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı’ya çiçek ve özel yapım bir çini vazo hediye edildi. Etkinlik, katılımcıların hep birlikte Oryantasyon Günleri kapsamında stant açan öğrencileri ziyaret etmeleriyle sona erdi.  
Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), 2024-2025 Akademik Yılını TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı’nın katılımı ve ilk dersi vermesiyle açtı.

BUÜ, yeni eğitim-öğretim döneminin başlangıcını aynı zamanda üniversitenin eski akademisyeni olan TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı’nın katılımıyla yaptı. Üniversite kampüsündeki Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen törende Bursa Vali Yardımcısı Salih Altun, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, Keles Kaymakamı Muhammed Ali Yolal, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, Mudanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Karip, kent protokolü, akademisyenler ve öğrenciler de hazır bulundu.

“İLETİŞİM ÖN PLANA ÇIKTI”

Yeni dönemin açılışını yapan TRT Genel Müdürü M. Zahid Sobacı, öğrencilikten hocalığa kadar yol gittiği ve yaklaşık 20 yılının geçtiği üniversitede ilk dersi veriyor olmaktan dolayı büyük bir memnuniyet duyduğunu vurguladı. Dijital Çağda Dezenformasyon ve Kamu Yayınlığı başlığı altında kapsamlı bir sunum gerçekleştiren Genel Müdür M. Zahid Sobacı; “Son dönemde iletişim disiplini ve uygulamaları geçmiş dönemde karşılaştırıldığında ölçülemeyecek seviyede ön plana çıktı. İletişim neden bu dönemde ön plana çıktı sorusuna cevap vermek, TRT’nin yaptıklarını anlamlandırabilmek açısından da kıymetli. Bu dönemin dünyasında artık bireylerin hayatları artık instagramlanabilir hayatlar oldu. Bu dönemin bir ikonu olsa o da like butonu olurdu. İnsanlar beğenildikleri ölçüde mutlular. Toplum acı görmek istemiyor. Son 1 yılda Gazze’de yaşanan soykırım çerçevesinde birçok toplumda farkındalık yükselse de yine de devletler nezdinde bu acı görülmüyor. Çünkü kimse acıyı görmek istemiyor. Sosyal medyanın ön plana çıkmasıyla da gerçeklikle bağımız kopuyor. Sosyal medyadan sahte haberlere o kadar maruz kalınıyor ki gerçeklikten o kadar uzaklaşılıyor ve adeta bir kör olma hali yaşanıyor” diye konuştu.

Sobacı, enformasyon savaşlarının hâkim olduğu bir iklimde demokrasinin tehdit altında olduğunu vurguladı.

“DÜNYAYA EN FAZLA DİZİ İHRAÇ EDEN İKİNCİ ÜLKEYİZ”

TRT olarak yürüttükleri çalışmalar ve hedeflere yönelik açıklamalarda da bulunan Genel Müdür Sobacı, Amerika’dan sonra yurt dışına en fazla dizi ihraç eden ikinci ülke konumuna gelindiğini açıkladı. Dünya genelinde Türk dizilerinin izleyici rakamının 800 milyona ulaştığının altını çizen Sobacı; “Dizilerimiz, Orta Doğu’dan Latin Amerika’ya kadar birçok ülkeye satılmaktadır. TRT bugün 110 ülkeye 50’den fazla dizi satmaktadır. Bu sadece ekonomik bir mesele değildir. Dizi satışı, bugüne kadar batıdan gelişmekte olan ülkelere doğru tek yönlü ilerleyen değerler aktarımına bir şerh düşme meselesidir. TRT dizileri, Türkiye’nin kimliğini ve değerlerini merkeze alan daha temiz içerikli dizilerdir ve siz bu dizileri sattığınızda o değerleri de yurt dışına ihraç etmiş oluyorsunuz. O yüzden mesele sadece ticaret meselesi değildir. Yurt dışına çıktığımızda bunu çok daha iyi bir şekilde görüyoruz. İnsanlar izlediği diziler ve diğer yayınlar vesilesiyle hem Türk dilini öğreniyor hem de Türk kültürüne hâkim olabiliyor” dedi.

TABİİ DÜNYA DEVLERİNE RAKİP OLACAK

Tabii dijital platformu ile diğer dijital platformlara da ciddi bir rakip olduklarını kaydeden TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı; “Tabii yazılımını kendi imkânlarımızla yaptık. Hukuki ve ekonomik boyutlarını çözdük. 1,5 yıl bu proje üzerinde çalıştık. İlk andan itibaren Tabii’yi uluslararası bir proje olarak konumlandırdık. Proje kemale erdiğinde Türk Hava Yolları gibi, TOGG gibi ülkemiz yeni bir marka kazanacaktır. Bu ayın sonu veya Kasım’ın başında ilk uluslararası açılımımızı gerçekleştiriyoruz. Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri başta olmak üzere lansmanlarımızı yaparak, abonelik sistemi üzerinden TRT ve ülkemize gelir getirici bir unsur olarak bu projemizi hayata geçireceğiz. Buradaki diziler yurt dışında izlendikçe Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlayacak ve Türk kültürünün daha yakından tanınmasına vesile olacak” şeklinde konuştu.

BURSA ULUDAĞ ÜNİVERİTESİ 50 YAŞINDA…

Açılış programında konuşan BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ise yeni eğitim-öğretim dönemiyle birlikte 50. Kuruluş yıldönümünü de kutlamaya başlayacaklarının bilgisini verdi. 50 yıllık bir üniversite olmanın oldukça olgun bir yükseköğretim kurumu haline gelindiğine işaret ettiğini söyleyen Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Güçlü bir geleneği olan üniversiteler sınıfında yer alıyoruz. 68 bin civarında öğrencimiz var. Dünyanın 120’den fazla ülkesinden 6 bine yakın misafir öğrenciyi ağırlıyoruz. Uluslararası standartlarda projeler yürüten, araştırma geliştirme kapasitesini hızla büyüten bir üniversiteyiz. Türkiye’deki 23 araştırma üniversitesi arasında yer alıyoruz. Bu ligde kalmak ve üst sıralara çıkabilmek için ciddi bir emek sarf ediyoruz” dedi.

ULUSLARARASILAŞMA VİZYONU GELİŞTİRİLİYOR

Uluslararasılaşma anlamında çok sayıda projeyi hayata geçirdiklerinin altını çizen Rektör Yılmaz; “Dünyanın farklı ülkelerinden öğrencilere ev sahipliği yapmak, akademisyen ve öğrenci değişim programları yürütmek, farklı ülkelerin üniversiteleriyle proje işbirliği yapmanın yanı sıra uluslararası görünürlüğümüzü artırmak ve sıralamalarda ilk bin içindeki üniversitelerin arasında girebilmek için yeni adımlar atmayı da ihmal etmiyoruz. Üniversitemiz tarihinde ilk kez Eylül ayında Uluslararası Akademik Danışma Kurulu oluşturduk. Çin’den Amerika’ya kadar çeşitli branşlarda seçkin öğretim üyelerini burada topladık. Düzenli bir biçimde onları ağırlamaya devam edeceğiz. Hem ülkelerindeki üniversitelerde yürütülen çalışmaları hem de kendi bilimsel vizyonlarını bizlere aktaracaklar. Onlarla projeler üreteceğiz, akademik çalışmalar yapacağız. Bu da bizim Uluslararasılaşma vizyonumuza önemli katkılar sağlayacak. Öte yandan akreditasyon konusunda çabalarımız da devam ediyor. Akredite olan 20’ye yakın programımız var. Bu, öğrenci diplomalarının yurt dışında da kabul olması anlamına geliyor. Gelişen dünyada üniversitelerin çok daha özel misyonları oluşmaya başladı. Bugüne kadar 300 binden fazla mezunumuz var. Dünyanın her yerinde üniversitemizden mezun olan kişilerle karşılaşabilirsiniz. Bu anlamda öğrencilerimize hem iyi bir eğitim veriyor, hem de kültürümüzü onlara en iyi şekilde aktarmaya gayret ediyoruz” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ve Rektör Yardımcıları tarafından TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı’ya çiçek ve özel yapım bir çini vazo hediye edildi. Etkinlik, katılımcıların hep birlikte Oryantasyon Günleri kapsamında stant açan öğrencileri ziyaret etmeleriyle sona erdi.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve izmir35haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.