Migrenin Yeni Umudu: Botoks

Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Yılmaz Turan, yaşam kalitesini tehdit eden sessiz düşman migrene karşı botoks uygulamalarının geleneksel tedavi yöntemlerinin yanı sıra, son yıllarda botoks enjeksiyonlarının kronik migren tedavisinde popülerlik kazandığını ifade etti.  Migrenlerin nörolojik bozukluklar olup dünya nüfusunun yüzde 15'ini etkilediğini ve kadınlarda daha sık görüldüğünü belirten Dr. Turan, “ Botoks, baş ve boyun bölgesine enjekte edilerek migreni tetikleyen sinir sinyallerini keserken  ve kas kasılmalarını azaltıyor.” Dedi. İşlem 15 Dakika Sürüyor Migren için botoks enjeksiyonlarının genellikle 15 dakika sürdüğünü ve ayda en az 15 gün baş ağrısı yaşayan kronik migren hastalarına önerildiğini söyleyen Dr. Yılmaz Turan, tedavi sonrasında hemen bir rahatlama beklenmemesi gerektiğini,  etkili sonuçlar için bir ila üç tedavi gerekebileceğini vurguladı.  Turan, “Enjeksiyon sonrası bölgede kızarıklık ve şişlik görülebilir, ancak bu yan etkiler genellikle kısa sürede geçer.” Şeklinde konuştu. Nadir Durumlarda Semptomlar Görülebilir Botoks tedavisinin genellikle güvenli ve iyi tolere edildiğini ifade eden  Dr. Turan, nadir durumlarda enjeksiyon bölgesinde hafif ağrı, kas güçsüzlüğü veya grip benzeri belirtiler görülebileceğini belirtti. Dr. Turan daha ciddi yan etkiler yaşanması durumunda, derhal tıbbi yardım alınması gerektiğini ifade etti. Botoks Etkili Bir Seçenek Olabilir Dr. Yılmaz Turan, migren tedavisinde botoksun kronik migren hastalarına umut sunduğunu ve diğer tedavi yöntemlerinin yetersiz kaldığı durumlarda etkili bir seçenek olabileceğini söyledi. Herhangi bir tıbbi prosedürde olduğu gibi, botoks tedavisinin uygunluğu konusunda uzman bir doktorla görüşülmesi gerektiğini hatırlatan Dr. Turan,  botoks tedavisinin nasıl çalıştığını ve tedavi sonrası ne beklenmesi gerektiğini anlamanın, migren yönetimi konusunda bilinçli kararlar alınmasına yardımcı olacağını belirtti. Dr. Turan, migren ataklarından muzdarip kişilere botoks tedavisinin semptomları azaltmada etkili olabileceğini ve tedavi sürecinin yakından takip edilmesi gerektiğini önerdi.