Yeni bir dil, dinç bir beyin! Dil öğrenmek beyin sağlığını destekliyor

Sağlık 27.03.2025 - 18:41, Güncelleme: 27.03.2025 - 18:41
 

Yeni bir dil, dinç bir beyin! Dil öğrenmek beyin sağlığını destekliyor

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, yabancı dil öğrenmenin beyin sağlığı etkileri hakkında bilgi verdi.

Dil bilgisinin beyin kapasitesi Yeni bir dil öğrenmenin, beyin sistemini destekleyen güçlü bir terapi egzersizi kullanılarak, beynin farklı bölgeleri arasındaki iletişimin, sinir ağlarının güçlenmesine ve potansiyel kapasitenin arttırılmasına yardımcı olduğunu söylüyor. Bilişsel olarak rezerve edilmiş, beyin gelişimi süreci ve büyütülmesine karşı önemli bir faktörün aktarıldığı Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, “ Yeni bir dil bilgisi, beyin sistemi arasındaki bağlantıları güçlendirerek bu rezerve edilir.” dedi. İki veya daha fazla dil bilen bireylerde Alzheimer belirtilerinin ortalama 4-5 yıl daha geç ortaya çıktığını ortaya koyan Alp, dil öğrenme sürecinin özellikle konuşma pratiğinin, beyin sistemi arasındaki bağlantıları güçlendirerek fiziksel kapasiteyi artırdığını vurguladı. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, yabancı dil öğrenmenin beyin sağlığı etkileri hakkında bilgi verdi. Dil öğrenme sürecinde farklı bölgeler arasında geçiş artıyor Beynin farklı bölgeleri arasındaki bu iletişim, sinir ağlarının güçlenmesine ve kapasitenin arttırılmasına yardımcı olur.” açıklamasını yaptı. Birden fazla dil konuşmak, beynin büyümesini yavaşlatmada önemli rol oynuyor Bilişsel olarak rezerve edilmiş, beyin gelişimi süreci ve büyüyüp gelişmesini sağlayan önemli bir faktör aktarılmıştır. Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, “Yeni bir dil bilgisi, beyin sistemi arasındaki bağlantıları güçlendirerek bu rezervi etkinleştirin.” dedi. Bu sayede, yaşa bağlı tedavi yöntemleri veya nörodejeneratif tedaviler ortaya çıktığında, bireyin daha uzun süre koruyabilmesinin mümkün hale geldiğini ifade eden Alp, araştırmaların, birden fazla dil konuşan beyinlerinde daha fazla nöroplastisite gözlemlendiğini ve bunun da beyin gelişimini desteklememede önemli bir rol oynadığını gösterdiğini açıkladı. Bunama işlemi dil öğrenerek geciktirilebilir! Bilimsel hastalıklar, iki veya daha fazla dil bilen bireylerde Alzheimer gibi nörodejeneratif belirtilerin ortalama 4-5 yıl daha geç ortaya çıktığını gösteren sözlerine ekleyen Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, şunları söyledi: "Bunun temel nedeni, daha fazla dikkatli aktif olarak beyin kullanılması için sürekli bir terapinin mevcut olmasıdır. İki dilli beyinde, dil ile ilgili görevlerde daha fazla sinirsel aktivite gözlemlenir ve bu da beyin dokusunda bağlılar olduğunda, beyin gelişiminin devreye alınmasına yardımcı olur. Bu nedenle, yeni bir dilin çalıştırılması ve düzenli olarak kullanılması, beyin sisteminin bakımını bir arada yapar. Yapılan araştırmalara göre, iki veya daha fazla dil bilen bireylerde bunama riski daha düşük olmasa bile, ertesi gün çok daha geç ortaya çıkabilmektedir. Ancak burada unutulmaması gereken bir diğer nokta, dil öğrenmenin tek başına yeterli değildi. Beslenme, fiziksel aktivite ve sosyal aktivite gibi faktörler de sağlıklı sağlık koruma açısından büyük önem taşıyor.” Konuşma pratiği, beyin için güçlü bir egzersiz! Yeni bir dil öğrenmenin yaşı ve bu süreçte başlamanın, terapiyle destekleyerek büyüme sürecini olumlu yönde uzatabildiği dikkat Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, "Dil öğrenme süreci, hafıza, dikkat ve problem çözme teknikleri gelişmiş bir terapiyle egzersiz yapılabilirdir. dedi. Dil öğrenme işleminin en etkili yöntemleri, bireylerin aktifleşmesini sağlayan ve farklı duyusal modaliteleri çalıştıran teknikler olduğunu da dile getiren Alp, "Özellikle konuşma pratiği, beyin için güçlü bir egzersiz yapılabilir çünkü hem hafıza hem de yürütürler aynı anda çalıştırır. programlar, yurt dışındaki yaşamlar veya yabancı dilde sohbete katılma, öğrenme sürecini hızlandırarak beyin için maksimum sağlıklı uyarım sağlayabilir.” sayıları tamamlandı. Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.60114
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, yabancı dil öğrenmenin beyin sağlığı etkileri hakkında bilgi verdi.

Dil bilgisinin beyin kapasitesi

Yeni bir dil öğrenmenin, beyin sistemini destekleyen güçlü bir terapi egzersizi kullanılarak, beynin farklı bölgeleri arasındaki iletişimin, sinir ağlarının güçlenmesine ve potansiyel kapasitenin arttırılmasına yardımcı olduğunu söylüyor.

Bilişsel olarak rezerve edilmiş, beyin gelişimi süreci ve büyütülmesine karşı önemli bir faktörün aktarıldığı Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, “ Yeni bir dil bilgisi, beyin sistemi arasındaki bağlantıları güçlendirerek bu rezerve edilir.” dedi. İki veya daha fazla dil bilen bireylerde Alzheimer belirtilerinin ortalama 4-5 yıl daha geç ortaya çıktığını ortaya koyan Alp, dil öğrenme sürecinin özellikle konuşma pratiğinin, beyin sistemi arasındaki bağlantıları güçlendirerek fiziksel kapasiteyi artırdığını vurguladı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, yabancı dil öğrenmenin beyin sağlığı etkileri hakkında bilgi verdi.

Dil öğrenme sürecinde farklı bölgeler arasında geçiş artıyor

Beynin farklı bölgeleri arasındaki bu iletişim, sinir ağlarının güçlenmesine ve kapasitenin arttırılmasına yardımcı olur.” açıklamasını yaptı.

Birden fazla dil konuşmak, beynin büyümesini yavaşlatmada önemli rol oynuyor

Bilişsel olarak rezerve edilmiş, beyin gelişimi süreci ve büyüyüp gelişmesini sağlayan önemli bir faktör aktarılmıştır. Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, “Yeni bir dil bilgisi, beyin sistemi arasındaki bağlantıları güçlendirerek bu rezervi etkinleştirin.” dedi.

Bu sayede, yaşa bağlı tedavi yöntemleri veya nörodejeneratif tedaviler ortaya çıktığında, bireyin daha uzun süre koruyabilmesinin mümkün hale geldiğini ifade eden Alp, araştırmaların, birden fazla dil konuşan beyinlerinde daha fazla nöroplastisite gözlemlendiğini ve bunun da beyin gelişimini desteklememede önemli bir rol oynadığını gösterdiğini açıkladı.

Bunama işlemi dil öğrenerek geciktirilebilir!

Bilimsel hastalıklar, iki veya daha fazla dil bilen bireylerde Alzheimer gibi nörodejeneratif belirtilerin ortalama 4-5 yıl daha geç ortaya çıktığını gösteren sözlerine ekleyen Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, şunları söyledi:

"Bunun temel nedeni, daha fazla dikkatli aktif olarak beyin kullanılması için sürekli bir terapinin mevcut olmasıdır. İki dilli beyinde, dil ile ilgili görevlerde daha fazla sinirsel aktivite gözlemlenir ve bu da beyin dokusunda bağlılar olduğunda, beyin gelişiminin devreye alınmasına yardımcı olur. Bu nedenle, yeni bir dilin çalıştırılması ve düzenli olarak kullanılması, beyin sisteminin bakımını bir arada yapar.

Yapılan araştırmalara göre, iki veya daha fazla dil bilen bireylerde bunama riski daha düşük olmasa bile, ertesi gün çok daha geç ortaya çıkabilmektedir. Ancak burada unutulmaması gereken bir diğer nokta, dil öğrenmenin tek başına yeterli değildi. Beslenme, fiziksel aktivite ve sosyal aktivite gibi faktörler de sağlıklı sağlık koruma açısından büyük önem taşıyor.”

Konuşma pratiği, beyin için güçlü bir egzersiz!

Yeni bir dil öğrenmenin yaşı ve bu süreçte başlamanın, terapiyle destekleyerek büyüme sürecini olumlu yönde uzatabildiği dikkat Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, "Dil öğrenme süreci, hafıza, dikkat ve problem çözme teknikleri gelişmiş bir terapiyle egzersiz yapılabilirdir. dedi.

Dil öğrenme işleminin en etkili yöntemleri, bireylerin aktifleşmesini sağlayan ve farklı duyusal modaliteleri çalıştıran teknikler olduğunu da dile getiren Alp, "Özellikle konuşma pratiği, beyin için güçlü bir egzersiz yapılabilir çünkü hem hafıza hem de yürütürler aynı anda çalıştırır. programlar, yurt dışındaki yaşamlar veya yabancı dilde sohbete katılma, öğrenme sürecini hızlandırarak beyin için maksimum sağlıklı uyarım sağlayabilir.” sayıları tamamlandı. Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.60114

İstanbul HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve izmir35haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.